Slovakya iç savaşın eşiğinde mi?

Bir gün önce silahlı saldırıya uğrayan Başbakan Robert Fico’nun ameliyat sonrasında sağlık durumu hala ciddiyetini korurken, ABD tarafından desteklendiğine inanılan muhalefetin kullandığı şiddetin, Slovak siyasi kültürünün bir parçası haline geldiği tartışılıyor.

Ülkenin en güçlü siyasi partinin liderine yönelik suikast girişiminin, bugün dünya siyasi sahnesine yayılan genel şiddet bağlamında değerlendirilmesi gerekliliği önem kazanırken, bununla birlikte bazı kesimler için artık Slovakya'nın kıtadaki uygar bir devlet gibi görünmediği de gözden kaçmıyor.

Fico’ya düzenlenen silahlı saldırının siyasi sebepleri olduğunu belirten İçişleri Bakanı, ülkenin iç savaş eşiğine geldiğini kaydetti.

Slovakya İçişleri Bakanı Matus Sutaj-Estok, Başbakan Fico’ya yönelik silahlı saldırıyla ilgili düzenlediği basın toplantısında, sosyal medyadaki nefret söylemine dikkat çekerek, “Tüm yaşananlardan ve pek çok kişinin ektiği nefret tohumlarından bugün bir fırtına koptu ve şimdi neredeyse bir iç savaşın eşiğinde bulunuyoruz. Bugün sosyal medyada o kadar nefret dolu yorumlar var ki, sizden bunu derhal durdurmanızı rica ediyorum” dedi.

Saldırganın, siyasi amaçlarla hareket ettiği itirafında bulunduğunu anlatan Sutaj-Estok, “Saldırgan net siyasi gerekçelerle ateş etti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Başbakan Robert Fico’ya saldırmaya karar verdi. Bu suikast girişimi siyasi amaçlı” diye kaydetti.

Bakan, vatandaşlara olumsuz yorumlar yapmaktan kaçınma çağrısında bulundu.

Slovakya hükümeti, Handlova kasabasındaki Bakanlar Kurulu Toplantısı sonrasında düzenlenen silahlı saldırıda ağır yaralanan Robert Fico’nun geçirdiği ameliyatın ardından sağlık durumunun stabil, ama hala çok ciddi olduğu bildirmişti.

Polis tarafından yakalanan saldırgan, korunan bir şahsı intikam amacıyla kasten öldürmeye teşebbüsle suçlandı. 71 yaşındaki Juraj C. olduğu bildirilen saldırganın 25 yıl hapis cezası alması bekleniyor.

Slovakya'da iç savaş sinyalleri

Rusya'yla iyi ilişkiler geliştirme taraftarı olan Robert Fico'nun uğradığı silahlı saldırının ardından şu anda ortaya çıkan kamuoyu tartışmasılarına atıfta bulunan Politico, bunun Slovakya'da uzun süredir gelişen siyasi bölünmeyle ilgili olduğunu yazarken, birçok Slovak yetkili de zaten şiddetli olan duyguları daha da körüklememek için herkesi böylesine zor bir anda kışkırtıcı açıklamalar yapmaktan kaçınmaya çağırıyor.

Muhalefetin şiddete varan tepkilerini ima eden Slovakya İçişleri Bakanı ülkenin ‘bir iç savaşın eşiğinde’ olduğunu ve bu nedenle gazetecilerin, politikacıların ve genel olarak halkın anlaşmazlık yaratmayı bırakması gerektiğini söylerken, Slovakya Ulusal Konseyi'nin ‘Rusya yanlısı’ olarak görülen üyesi Lubos Blaha, muhalefeti, nefretleri nedeniyle Fico’nun ölüme yakın olmasına izin vermekle suçladı.

Göreve gelir gelmez ülkesinin Ukrayna'ya yaptığı silah yardımlarını durduran Slovak lider Fico, Avrupa Birliği (AB) içinde Rusya'ya yakın siyasi yaklaşımları nedeniyle eleştirilmişti.

Ukrayna'da çözümün silah yardımıyla mümkün olmayacağı görüşünü savunan Fico, Ukrayna'da barıştan yana olduğunu dillendiriyor.

Siyasi hayatına 1990'da dönemin Demokratik Sol Partisinde başlayan Fico, 1992'de ilk defa milletvekili seçilerek meclise girdi. Bu partiden 1999'da ayrılan Fico, aynı yıl SMER'yi kurdu.

Fico, SMER'in Genel Başkanı olarak girdiği Haziran 2006'daki erken seçimleri kazanarak 4 yıllığına başbakanlık görevini yürüttü.

Ülkede 2010'da yapılan seçimlerde SMER oylarını yükseltse de Fico, 2010-2012 arasında Başbakan Yardımcılığı görevinde bulundu.

Daha sonra 2012'de bir kez daha başbakanlık koltuğuna oturan Fico, bu görevi 2018'e kadar sürdürdü. Fico, Slovakya'da genç gazeteci Jan Kuciak ve nişanlısının öldürülmesi sonrasında artan baskılar nedeniyle Mart 2018'de görevinden istifa etmek durumunda kaldı.