Polonya'dan 'AB Tugayı' kurma önerisi: 'ABD ve NATO'ya bağlı kalmadan tepki verebilmeliyiz'

Polonya Dışişleri Bakanı Sikorski, Avrupa Birliği'nin 'acil durumlara' ABD'ye bağlı kalmaksızın tepki verebilmesi gerektiğini söyledi.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski yaptığı bir açıklamada, AB'nin komşu bölgelerdeki olaylara hızlı bir şekilde müdahale edebilmesini sağlayacak özel bir 'ağır tugay' oluşturması gerektiğini söyledi.

Sikorski, AB'nin sivil ve siber güvenlik savunmasını güçlendirmesi gerektiğini ve ayrıca NATO ya da ABD'ye güvenmek zorunda kalmadan acil durumlara müdahale edebilecek yeni bir güç oluşturması gerektiğini savundu.

Sikorski açıklamasnda, “Balkanlar ya da Kuzey Afrika'daki bazı alt düzey sorunlar gibi çevremizdeki her acil durum için ABD'nin kaynaklarına başvurmak zorunda kalmamamız için ağır tugaylardan oluşan bir AB hızlı tepki kapasitesinden yanayım” dedi.

Sikorski, bu önerinin halihazırda Avrupa Parlamentosu'nun tavsiyeleri arasında yer aldığını ve üye devletlerin hızlı konuşlanma gücü oluşturma sürecinde olduğunu kaydetti. Sikorski, bu yeni kabiliyetin önümüzdeki iki ya da üç yıl içinde faaliyete geçeceğini de sözlerine ekledi.

Bu yılın başlarında Polonyalı diplomat, AB'ye yönelik sözde Rus saldırısı tehdidine karşı koymak için üye ülkelerin ulusal ordularına ek olarak bir AB müdahale gücü oluşturulması gerektiğini öne sürmüştü.

Polonya Başbakanı Donald Tusk Avrupa'nın 'savaş öncesi bir dönemde' olduğunu iddia ederken, Cumhurbaşkanı Andrzej Duda da ülkesinin NATO'nun nükleer paylaşım programı kapsamında ABD nükleer silahlarına ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu ifade etmişti.

Rusya Avrupa ülkelerine saldırma planları olduğunu reddederek Polonya gibi AB üyelerinden gelen, özellikle de nükleer silahların potansiyel konuşlandırılmasına ilişkin söylemleri kınamıştı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, olası bir işgal iddialarının yalnızca AB vatandaşlarını korkutmaya yönelik bir hükümet propagandası olduğunu, 'insanlardan ek masrafları çıkararak Ukrayna'yı finanse etme yükünü omuzlarında taşımalarını sağlamayı' amaçladığını ısrarla vurguluyor.