Doç. Dr. Oğuz Demir: İktidar kriz olduğunu reddediyor

Doç. Dr. Oğuz Demir, Güçlü Özgan’la Yeri ve Zamanı programına konuk oldu. Günümüzün ekonomik tablosunu çizen Demir, "İktidar böyle bir kriz olduğunu reddediyor. Dolayısıyla kapağı açıp bir yerleri rahatlatmak yerine, barajı yükseltiyor” dedi.

CHP Şişli Meclis Üyesi adayı olarak beşinci sıradan listeye giren ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir, Güçlü Özgan’la Yeri ve Zamanı programına konuk oldu.

Demir, Türkiye’deki siyasi iklimi şöyle özetledi:

“Bu ülkenin insanları ciddi şekilde siyaset yorgunu olmuşlar. Öte taraftan şu da var, yerel seçimlerin şöyle de bir önemi olduğunu düşünüyorum: İnsana en çok dokunan kamu kurumları yerel yönetimler, belediyeler. Dolayısıyla yaşanan sıkıntıların çözümünü merkezden alamayacağını düşünen yurttaşlar, ‘Acaba belediyeler bizim sıkıntılarımızı çözebilirler mi?’ diye düşünüyorlar. Dikkat ederseniz tartışmanın bir boyutu hep yoksulluk, yoksullaşma üzerinden gidiyor. Bir tarafı kentsel dönüşüm, deprem sonrası Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılar. Bir tarafı bu, ekonomik sıkıntılar arasında ben evimi nasıl dönüştüreceğim. İkincisi de ‘Ben nasıl geçineceğim?’ sorusu.”

Şişli ile ilgili öne çıkan projelerini açıklayan Demir, şöyle devam etti:

“Her şeyden önce kentsel dönüşüm projesinden bahsettim size. Daha yakın zaman önce Şişli Belediyesi’nin hemen karşısında bir alan rezerv alan ilan edilmiş, üzerine bilmem kaç katlı rezidans AVM projesini bakanlık hala değerlendiriyor. Merkez ilçelerin en büyük dezavantajı şehirleşmenin çok kötü olmuş olması. Bir sürü proje var. Yeşil alan düzenlemeleri üzerine çalışılıyor mesela. Şu anda daha çok sıkıştığımız yer sosyal projeler. Şişli ne kadar zengin gözükürse gözüksün gelir adaletsizliğinin oldukça yüksek olduğu bir ilçeden bahsediyoruz. Sıkıca çalışılmış 147 tane proje hazırlanmış. Bunların her biri farklı kesimlerin beklentilerine cevap verecek nitelikte hazırlanmış projeler.”

Bugünün ekonomik tablosunu çizen Demir, “Bir baraj düşünün, sürekli su doluyor oraya. Türkiye ekonomisi böyle bir ekonomi. Bir yağışla beraber dolan bir barajı var. Geçmişte o su öyle bir yükseliyordu ki bazı kapakları açmak zorunda kalıyordunuz. İktidar böyle bir kriz olduğunu reddediyor. Dolayısıyla kapağı açıp bir yerleri rahatlatmak yerine, barajı yükseltiyor” dedi.